
GERÇEKTEN SEVENLER İKİ KEZ HOŞÇAKAL DERMİŞ
"HOŞÇAKAL ADI GÜZELİM HOŞÇAKAL DİYE

Öyle bir çağdayız ki, insanoğlu geçen asır düşünü gördüğü "denizler
altında 20 bin fersah" yolu kat edip, "arzın merkezine" yaklaştıkça, uzaklaştı
insanlığından...
Kalabalıklaştıkça arttı kayıtsızlığın ıssızlığı...
Her bineni ise bulayan sefil bir trenle onun borsadan başka tapınak, paradan
başka tanrı tanımayan son yolcuları, kainatın raylarındaki şiiri, ilhamı, aşkı
ezip geçti.
"Ah o gönül şarkıları" sustu önce...
Sonra, sevdaların ömrü kısaldı; tadı kaçtı hasretin, şehvetin harı söndü.
Sanal posta kutusu, mektubu öldürdü; bak, bir tek satır yok kalemimden sana kalacak.
Silinip gidiyor telefondaki aşk mesajları; "seni seviyorum", -ki amentüsüdür
itiraf gecelerinin- parfüm sıkılmış plastik bir gül dalının teybinde tutsak...
Korkuyorum gülüm; "Seni seviyorum" desem sana, plastik kokacak.
CAN DÜNDAR'dan alıntı